ÖZET
Sonuç:
Tüm Dünya'da olduğu gibi ülkemizde de zehirlenme olguları önlenebilir adli olguların ve ölüm nedenlerinin başında gelmektedir. Bu tür olayların azalması için çocukların yaşadığı çevrelerde ve evde güvenlik için gerekli düzenlemeler yapılmalı, güvenliği sağlamak için gerektiğinde uygun güvenlik araçları kullanılmalıdır. Ayrıca eğitimciler ve sağlık profesyonelleri tarafından çocuklara ve ebeveynlere yaralanma korunma programları çerçevesinde düzenli eğitimler verilmelidir.
Bulgular:
Çocuk acile gelen adli olguların %50,9’unun kız ve %49,1’inin erkek olduğu tespit edildi. Tüm olguların yaş ortalaması 7,45±6,15 yıl olarak bulundu. Adli olayların dağılımı incelendiğinde en fazla olgunun zehirlenme olduğu görüldü. Bunu sırasıyla narkotik madde kullanımı, yabancı cisim aspirasyonu, psikiyatrik olgular ve kardiyopulmoner arrest olguları izlemekteydi. Bu olguların mevsimsel dağılımlarına bakıldığında en sık başvuru ilkbaharda, en az başvuru ise sonbaharda idi. Yaş dağılımına baktığımızda en fazla hasta başvurusu 11-18 yaş aralığında iken en az başvuru 6-10 yaş aralığında idi.
Yöntemler:
Kayseri Şehir Hastanesi, Çocuk Acil Kliniği’ne Ocak 2019-Aralık 2019 tarihleri arasında başvuran 18 yaş altı, adli olgu olarak kabul edilen 1,270 hastanın dosyası geriye dönük olarak incelendi.
Giriş:
Çocukluk çağında meydana gelen adli olaylar tüm Dünya'da önlenebilir sağlık sorunlarının başında yer almaktadır. Yaşadığımız bölgedeki adli olguların tespit edilmesi uygun olan önlemlerin alınması açısından önemlidir. Bu çalışmada amaç; çocuk acil kliniğine başvuran, majör travma dışı adli olgu olarak değerlendirilen hastaların demografik, epidemiyolojik özelliklerini geriye dönük olarak inceleyerek hızlı ve doğru yaklaşımı hedeflemektir.
Giriş
Çocuk acil servislerine başvuran hastaların önemli bir kısmını adli olgular oluşturmaktadır. Kişinin kendisinin veya başkasının kasıt, ihmal, önlemsizlik ve dikkatsizliği sonucunda sağlığının bozulmasına, yaralanmasına ya da ölümüne sebebiyet veren her olay adli olgu olarak tanımlanmaktadır.1
Adli olgu tanımı; trafik kazası, darp, ateşli silah ve patlayıcı madde yaralanması, her türlü alet yaralanması, yanık, elektrik çarpması, asfiksi, işkence ve kötü muamele, çocuk istismarı, düşme ve diğer yaralanmalar, zehirlenmeler, özkıyım girişimleri gibi nedenleri kapsamaktadır. Acil serviste çalışan hekimin bu hastaların tedavisinin yanında rapor düzenlemesi ve adli makamlara bildirmesi yasal sorumluluğudur.2,3
Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2013-2014 raporlarında 1-17 yaş aralığında meydana gelen ölümlerin en sık nedeni olarak dışsal yaralanmalar ve zehirlenmeler gösterilmektedir. 2014 yılında bu nedenle hayatını kaybeden çocukların oranı ise %28,4 olarak verilmektedir.4 Benzer şekilde Amerikan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi 2013 verilerinde de çocuk yaş grubunda en sık ölüm nedeni olarak kazalara bağlı yaralanmalar yer almaktadır.5,6
Her bölgenin adli olgularının tespit edilmesi uygun olan önlemlerin alınması açısından önemlidir. Yapılacak bu tür çalışmalar bu olgulara hızlı ve doğru yaklaşım için büyük önem taşımaktadır. Çalışmamızdaki amaç bölgemizdeki en sık görülen adli olguları tespit edip müdahalede gecikmemek için yeterli önlemleri almaktır. Müdahalelerde gecikme olması durumunda morbidite ve mortalite oranları artmaktadır.
Gereç ve Yöntemler
Çocuk acil kliniğine Ocak 2019-Aralık 2019 tarihleri arasında başvuran, 18 yaş altı adli olgu olarak değerlendirilen hastaların adli raporları, hastane otomasyon sistemine ICD tanı kodları ile girilen kayıtlar üzerinden geriye dönük olarak incelendi. Adli olgu olarak değerlendirilen ve kayıtlarında eksik olmayan olgular çalışmaya dahil edildi. Travma hastaları ve eksik verisi olan olgular çalışma dışı bırakıldı. Olguların tanıları zehirlenme, yabancı cisim aspirasyonu, ani ölüm ve diğer olgular olarak gruplandırıldı. Zehirlenme grubunun içerisine özkıyım amaçlı ilaç alımı, narkotik ilaç alımı, yanlışlıkla ilaç alımları, soba zehirlenmeleri ve ICD sistemi üzerinde zehirlenme kodu olan bütün olgular dahil edildi. Yabancı cisim aspirasyonu grubuna, solunum yolunda yabancı cisim ve nefes almada zorluk tanıları başta olmak üzere beslenme yolunda ve gastrointestinal sistemde görülen yabancı cisimler de dahil edildi. Narkotik madde alımı, yalnızca laboratuvar testleri ile doğrulanmış olgular baz alınarak oluşturuldu.
İstatistiksel Analiz
Çalışmanın istatistiksel analizi Statistical Package for the Social Sciences for Windows ver. 22.0 paket programı kullanılarak yapıldı. Olguların demografik ve klinik verileri deskriptif analizler kullanılarak ortalama ve standart sapma şeklinde; sıklık verileri ise sayı ve yüzde olarak belirtildi.
Bulgular
Çocuk acil tıp kliniğimize Ocak 2019-Aralık 2019 tarihleri arasında başvuran 182.251 hastanın adli olgu olarak kabul edilen 1,270’inin dosyaları geriye dönük olarak incelendi. Bu hastalardan 144’ünün verilerine tam ulaşılamadığı için çalışmaya 1,126’sı alındı. Çocuk acile gelen adli olguların 573’ü kız (%50,9), 553’ü erkek (%49,1) idi. Hastaların yaş aralığı 0-18 yıl arasında olup, tüm olguların yaş ortalaması 7,45±6,15 yıl olarak bulundu. Erkek çocukların yaş ortalaması 6,40±5,92 yıl iken kız çocukların yaş ortalaması 8,48±6,21 yıl olarak tespit edildi. Adli olayların dağılımı incelendiğinde en yüksek oran zehirlenme olguları idi (n=1,022, %90,76). Sırasıyla yabancı cisim aspirasyonları (n=22, %1,95), ani ölüm olguları (n=15, %1,34) ve diğer olgular (n=67, %5,95) gelmekteydi (Tablo 1). Ay dağılımlarına bakıldığında ise; en az başvuru şubat ayında olup (n=76, %6,75), en fazla başvuru mart ayında görülmekte idi (n=135, %11,99). Bu olguların yaş dağılımına bakıldığında; 0-1 yaş arası (n=258, %20,33), 2-5 yaş arası (n=352, %31,26), 6-10 yaş arası (n=118, %10,47), 11-18 yaş aralığı ise (n=427, %37,94) olarak tespit edildi (Tablo 2).
Tartışma
Çocuk acil klinikleri adli olguların başvurduğu ilk birimlerdendir. Bu yüzden adli durumların saptanmasında önemli yer tutmaktadır. Ülkemizde bu konuyla ilgili farklı çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalarda acil servise başvuran adli olguların %18-31’inin çocuk olduğu görülmüştür.2,6,7 Bu çalışmada ise bu oran %0,61 olarak tespit edilmiştir. Bu oranın Türkiye ortalamasına göre düşük olmasının çeşitli nedenleri olabilir. Bu nedenler arasında, adli olguların gözden kaçabilmesi veya kayıt tutmadaki eksiklikler, çalışmanın yapıldığı bölgede birisi üniversite olmak üzere toplam 3 tane çocuk acil merkezi olması ve bunun hasta dağılımını etkilemesi yer almaktadır. Hastaların ortalama başvuru yaşının 7,45±6,15 yıl olduğu ve başvuru sıklığının 11-18 yaş aralığında daha sık olduğu görüldü (%37,94). Bu yaş grubunda başvuru sıklığının diğer çalışmalara göre daha yüksek tespit edilmesinin sebebi, özkıyım amaçlı ilaç alımı idi.7,8 Bu çalışmada zehirlenme tanıları içinde özkıyım amaçlı ilaç alımlarının da bulunduğu belirtilmişti. Bu durum tüm Dünya'da bu yaşlardaki çocuklarda özkıyım eğiliminin fazla olması ile bağlantılıydı.9 Bu çalışmada, diğer çalışmalardan farklı olarak, olguların %59,71’i kız idi. Dünya'da ve ülkemizde yapılan çalışmalarda, adli olgu başvurularının erkek cinsiyette daha fazla olduğu bildirilmekte, bu nedenle erkek cinsiyetin risk faktörü olduğu görülmektedir.10-13 Ancak özkıyım girişiminin ergenlik döneminde artmakta olduğu ve bu olguların da çoğunun ilaç kaynaklı zehirlenme olup,14,15 literatür ile uyumlu olarak kız olgularda daha fazla görüldüğü saptandı.16-19
Zehirlenme olgularının adli olgular içinde en sık neden olarak bulunmasının bir başka sebebi de yanlışlıkla ilaç alımıdır.20 Bu sonuçlar literatür ile uyumlu olmakla birlikte zararlı madde ve ilaçların aileler tarafından uygun koşullarda saklanmayışının en büyük etken olduğu düşünülmektedir.21
Yabancı cisim aspirasyonları özellikle çocukluk yaş grubunda hem solunum yolunda hem de gastrointestinal yolda ciddi sonuçlara neden olabilen önemli çocuk aciller arasındadır. Yabancı cisim aspirasyonları değişik yaş gruplarında saptanabilir. Daha önceki çalışmalarda en sık 1-3 yaş arasında saptandığı bildirilmiştir.22,23 Bu çalışmada bu oran %1,5 olarak tespit edilmiştir.
Çalışmanın Kısıtlılıkları
Çalışmanın bazı kısıtlılıkları vardır. Birincisi, geriye dönük ve tek merkezli olmasıdır. Bir diğeri ise çocuk travma hastalarının erişkin acil ‘‘çocuk travma’’ bölümünde kabul edilmesinden dolayı çalışmaya dahil edilememesidir.
Sonuç
Adli olguların sıklığı ve şiddeti ancak koruyucu önlemlerin alınması ile azalır. Çalışmamızda zehirlenme olguları, önlenebilir ölüm nedenlerinin başında gelmektedir. Ebeveynlere çocuklarını zehirlenme ve kazalardan korumaları konusunda düzenli eğitimler verilmelidir. Adli olgularda koruyucu önlemlerin alınmasında gerekli yöntemlerin belirlenebilmesi için daha fazla epidemiyolojik çalışmaya ihtiyaç vardır.